İthalatta enerji verimliliği denetimine laboratuvar desteği

Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürü Zafer Soylu, Avrupa mevzuatına göre bir ürünün güvenli kabul edilebilmesi için sadece kullanıcıya değil, tükettiği enerji ve neden olduğu gürültü veya emisyon açısından çevreye de saygılı olması gerektiğini belirterek, “Bu noktadan hareketle ürün güvenliği denetimleri kapsamında yapılmakta olan enerji verimliliği denetimlerini de aynı diğer güvenlik denetimlerinde olduğu gibi, bir ileri aşamaya götürerek belge ve işaret kontrolüne ek olarak laboratuvar testlerine de başladık.” dedi.

Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü tarafından denetimlerine başlanan ampul, elektrik motorları ve klimalar ile yılın ikinci yarısında uygulama kapsamına alınacak televizyon, fırın, çamaşır ve bulaşık makinelerinin verimlilik testleri Türk Standardları Enstitüsü’nün Gebze’deki Elektroteknik Laboratuvarı’nda gerçekleştiriliyor.

TSE Kalite Kampüsü’nde yer alan laboratuvarda incelemelerde bulunan Soylu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ekonomi Bakanlığı olarak önemli görevlerinden birinin de ithalatın ülke menfaatine olacak şekilde yapılmasını sağlamak olduğunu belirterek, bu amaçla yürüttükleri sıkı ithalat denetimi politikası çerçevesinde özellikle tüketici ürünlerinde ürün güvenliği denetimlerine büyük önem verdiklerini söyledi.

– 8 milyonun üzerinde ürünün ithalatına izin verilmedi

Bu kapsamda tüketici ürünlerinde 17 Temmuz 2017’de belge ve işaret kontrolüne ek olarak laboratuvar testleri de yapmaya başladıklarını anımsatan Soylu, geçen 9 ayda güvensiz bulunan 8 milyonun üzerinde ürünün ithalatına izin vermediklerini ve bunların dörtte birinden fazlasının başta ampuller olmak üzere, elektrikle çalışan cihazlar olduğunu kaydetti.

Soylu, konu enerji olunca güvenlik boyutuna, can ve mal güvenliğine ek olarak çevre korunmasının da girdiğine dikkati çekerek, “Bugün Avrupa mevzuatına göre bir ürünün güvenli kabul edilebilmesi için sadece kullanıcıya değil, tükettiği enerji ve neden olduğu gürültü veya emisyon açısından çevreye de saygılı olması gerekiyor. Bu noktadan hareketle ürün güvenliği denetimleri kapsamında yapılmakta olan enerji verimliliği denetimlerini de aynı diğer güvenlik denetimlerinde olduğu gibi, bir ileri aşamaya götürerek belge ve işaret kontrolüne ek olarak laboratuvar testlerine de başladık.” diye konuştu.

“İlk etapta led ampul ve elektrik motorlarıyla başlattığımız bu uygulama kapsamına; klima ve soğutucuları mayıs başında; televizyon, fırın, çamaşır ve bulaşık makinelerini ise yılın ikinci yarısında dahil edeceğiz.” ifadelerini kullanan Soylu, elektrikli cihazlarda enerji verimliliğini arttırarak sağlanacak elektrik tasarrufu, çevresel etkilerinin yanı sıra, enerjide dışa bağımlı olan ülkenin cari açığının kapatılmasına da katkıda bulunacağını aktardı.

– Elektrik motorlarının elektrik tüketimi mercek altında

Bir elektrik motorunun kullanım ömrü boyunca değerinin 50 katı tutarında elektrik harcadığına değinen Soylu, şöyle devam etti:

“Bakanlığımızca halen denetlenen elektrik motorlarının yıllık ithalatının 31 milyon dolar olduğu düşünüldüğünde, bu ürünler, önümüzdeki yıllardaki elektrik faturalarımıza her yıl 1,5 milyar dolar eklemektedir. Sadece ithal elektrik motorlarında enerji verimliliğini dörtte bir oranında arttırsak dahi, bu faturadan 375 milyon dolar tasarruf etmiş oluruz. Aynı konuda daha çarpıcı bir örnek vereyim; ülkemizde sanayide kullanılan elektriğin üçte ikiden fazlası elektrik motorlarında kullanılmaktadır. Ülkemizdeki sanayide kullanılan motorlarda enerji verimliliğinin en üst seviyeye çıkartılması halinde yılda yaklaşık 2 bin 500 GWh elektrik tasarrufu sağlanması mümkündür. Bu tasarruf, Birecik Barajı’nın yıllık ürettiği enerji ya da Keban Barajı’nın yıllık ürettiği enerjinin yarısı kadar bir enerjiyle özdeştir. Parasal karşılığı ise 2 milyar doların üzerindedir.”

Soylu, “Bugün testlere başladık, yarın elektrik faturamız düşecek.” demediklerini ama geçen sene, başta oyuncaklar olmak üzere, teste başladıkları ürünlerin ithalatına ciddi bir disiplin geldiğini gördüklerini vurguladı.

Bugün özellikle Uzak Doğu’dan ithalat yapanların bilinçli hareket ettiğini belirten Soylu, “Hatta üreticiler Türkiye için sipariş veren alıcılarını uyarıyor çünkü biliyorlar ki ürün gerekli şartları karşılamazsa Türkiye’ye giremeyecek. Bu bilincin enerji verimliliğini de kapsayacak şekilde güçlendirilmesiyle bizim için çok değerli olan enerjiyi daha verimli tüketmek yolunda önemli bir adım atmış olacağız.” değerlendirmesinde bulundu.

İthalatta enerji verimliliği denetimlerini güçlü teknik altyapısı ve özellikle enerji verimliliği konusundaki çalışmalarıyla dikkati çeken TSE’ye yaptırdıklarını anlatan Soylu, ithalat aşamasında yapılan bu kontrollerin tüketicinin korunmasının yanı sıra yerli üreticinin de haksız rekabetten korunmasını sağladığını ve ülkede yeni yatırımların önünü açtığını sözlerine ekledi.