Kocaeli’de, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Turkcell’in Gebze Veri Merkezi’ne girerek, iletişimi kesmeye çalıştıkları iddia edilen 10’u tutuklu, 1’i firari 15 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada, daha önce meslekten ihraç edilen sanıklar Gebze Jandarma Komutanı Yüzbaşı Abdülkadir Öz, üsteğmenler Arda Uzun ve Emrah Ercenik, teğmenler Bülent Coşkun, Mehmet Özen ve Suat Selçuk, astsubaylar Mahmut Kahveci ve Osman Horat, başçavuş Doğan Çeliktaş, eski öğretmen Vedat Çetin, tutuksuz sanıklar C.A, İ.B, S.T ve A.A. ile avukatlar hazır bulundu.
Duruşmaya, Başbakanlık adına avukat Serpil Esma Şahin de katıldı.
Sanık Abdülkadir Öz, savunmasında, İl Jandarma Komutanı’nın “en güvenilir personelim dediği binbaşı Ümit İpek’in emir ve talimatı kapsamında hareket ettiğini”, dosya kapsamındaki hiçbir eyleme katılmadığını ileri sürdü.
Öz, 15 Temmuz akşamı terör saldırısı ihbarı olduğu için Turkcell’in Gebze Veri Merkezi’ne gittiklerini, Başbakan ve Cumhurbaşkanı ile askeri yetkililerin darbe girişimine ilişkin açıklamalarından önce veri merkezinden ayrıldıklarını savunarak, “Daha sonra darbe girişiminin bertaraf edilmesi için gelen emirleri uyguladım. İtirafçı A.A’nın hakkımdaki tüm beyanları çelişkilidir ve doğru değildir. Benim FETÖ ile hiçbir bağım yoktur. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum.” şeklinde konuştu.
– “Kuzenimle görücü usulü evlendim FETÖ’cü değilim”
Sanık Bülent Coşkun ise 15 Temmuz’da birçok güvenlik mensubunun ‘tatbikat var, terör tehlikesi var’ bahaneleriyle darbe girişimine sürüklendiğini iddia ederek, “Bizi o akşam yine aynı bahane ile terör saldırısı var diye toplayıp veri merkezine götürdüler. FETÖ’cüler zaten askerleri böyle kullanmışlar. Benim FETÖ ile bir ilgim yok. Zaten bu FETÖ, yapmış oldukları evlilikleri örgütün talimatı ve denetimi kapsamında yapılıyor. Ben kuzenimle görücü usulü ile evlendim. Bunun mahkeme tarafından dikkate alınmasını talep ediyorum. Hakkımda suçlamalarla ilgili bir delil yoktur. Tahliyemi ve beraatimi istiyorum.” ifadelerini kullandı.
Sanık Emrah Ercenik de veri merkezine geldikten bir süre sonra darbe girişiminin yaşandığını öğrendiğini, darbe suçu işlememek için geri döndüklerini ileri sürdü. Ercenik, devre arkadaşı olan tanık K.S’nin, öğrencilik döneminde kaldığı ev için “hücre evi” ifadesini kullandığını, bu suçlamayı kabul etmediğini dile getirerek, tahliyesini istedi.
Üsteğmenin, “Terör saldırısı var.” komutuyla veri merkezine gittiklerini savunan sanık Mahmut Kahveci de şöyle konuştu:
“Ben içeriye girmedim. Emir üzerine çevre güvenliğini sağladım, başka bir şey yapmadım. Veri merkezindeki güvenlik görevlilerinin bu ifademi doğrulayan beyanları vardır. Anayasal düzeni korumakla görevliyken, bilgim dışında gelişen olay nedeniyle Anayasal düzeni yıkmaya teşebbüs suçundan yargılanıyorum. Darbeye katılmadım, desteklemedim. Suçsuzum. 20 aydır tutukluyum. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum.”
Söz verilen cumhuriyet savcısı, “sanıkların üzerilerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti göz önünde bulundurularak, tutukluluk hallerinin devamına” karar verilmesini istedi.
Haklarındaki suçlamaları kabul etmeyen diğer sanıklar da uzun süredir tutuklu olduklarını belirterek, tahliye talebinde bulundu.
Başbakanlık avukatı Serpil Esma Şahin ise sanıkların cezalandırılmasını istedi.
Mahkeme heyeti, firari sanık eski Binbaşı Ümit İpek hakkında çıkarılan yakalama emrinin infazının beklenmesine, tanıkların dinlenmesine ve tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı 22 Mart’a erteledi.
– İddianameden
Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıklar hakkında, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme” ve “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme” suçlarından ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan da 7 yıl 6 aydan 15’er yıla kadar hapis cezası isteniyor.
